TFF 1’inci Lig’de bugüne dek “İyi Birey – İyi Vatandaş – İyi Futbolcu” mottosuyla sahalarda boy gösteren ve bu anlayışını saha içine de yansıtan Altınordu’ya bu sezon bir haller oldu. Geçen sezonki ekipten neredeyse bir takımın ayrıldığı ekipte yeni kadro sert futboluyla dikkat çekerken, kartlar da havada uçuştu. Kırmızı lacivertli ekip bu sezon ilk 6 maçlık periyotta 4 kırmızı kart görerek en fazla kırmızı kart cezası alan takım oldu.
Gittiği deplasmanlarda soyunma odasını görevlilere bırakmadan temizlemesiyle, nezaketi ve kibarlığı ile nam salan Altınordu’nun bu görüntüsü saha içiyle zıtlık oluşturdu.
Altınordu’da kırmızı kart gören 4 oyuncunun da altyapıdan yetişen genç isimlerden oluşması dikkat çekti. TFF 1’inci Lig’e döndüğü 2014-15 sezonunda 3, 2015-16’da 3, 2016-17’de 1, 2017-18’de 3, 2018-19’da 4, geçen sezon Play-Off’la birlikte 5 kez kırmızı kart cezası alan İzmir ekibinde, 2019-20 sezonunda ise hiç kırmızı kart gören oyuncu olmadı.
Şeytanlarda İstanbul deplasmanında Muzaffer direkt kırmızı kart görürken, Gençlerbirliği deplasmanında Metehan ve Sami ikinci sarıdan gördükleri kırmızı kartlarla takımını 9 kişi bıraktı. Altınordu’nun tam kadroyla rahatlıkla alabileceği üç puan havaya uçtu. Son olarak iç sahada oynanan Denizlispor karşılaşmasında ise Yusuf Yalçın, direkt kırmızı kartla oyun dışı kaldı. Sahada 10 kişiyle mücadele eden Altınordu, galibiyeti son anda rakip defansın yaptığı hatayla kurtarabildi.
Zaten tümüyle değişen ekibe deneyimsiz gençleri monte etmeye çalışan Teknik Direktör Hüseyin Eroğlu ise her hafta eksilen kadro yüzünden güç durumda kaldı. Eroğlu, tümspor otoritelerinin de birleştiği üzere Denizli maçında Yusuf Yalçın’ın gördüğü kırmızı kartın yanlış bir karar olduğunu savundu.
