Tokyo’da 32. Yaz Olimpiyat Oyunları’nda üç adım atlamada final mücadelesi veren Necati Er, 6’ncılık elde ederken 25 cm ile madalyayı kaçırmanını üzüntüsünü yaşıyor.
Londra 1948’de üç adım atlamada bronz madalya kazanan Ruhi Sarıalp’ten 73 yıl sonra bu branşta final gören ilk Türk atlet olan Necati, “Burada kendi adıma sezonun en iyi derecesini atladım. Daha önceden buraya sezon içinde bu dereceleri atlayıp gelmiş olsam sonuç çok farklı olabilirdi.” dedi.
Ay-yıldızlı sporcu, bronz madalyayı santimetrelerle kaçırdığını anlatarak, “Burada 25 santimetre ile kaçan bir madalya var. Buna üzülüyorum. Ancak ilk olimpiyatım, böyle bir atmosferde ilk defa yarışıyorum. Tokyo 2020’yi 6. sırada bitirdim. Paris 2024’te madalya alabileceğimi kendime ve hocalarıma göstermiş oldum. Kendi adıma mutluyum ama madalya alamadığım için de üzgünüm.” diye konuştu.
Dördüncü hakkını pas geçen, 5 ve 6. haklarında da faul yapan Necati, fiziksel durumuyla ilgili, “Buraya gelmeden önce sakatlığım vardı. Uzun süre antrenman yapamadım, ağrılarım vardı. Ancak burada iyiydim. Sadece hava çok fazla sıcaktı. Çok fazla enerji kaybettim. Isındıkça vücudum uyuşmaya başladı. İlk 3 atlayışı yapabildim. Dördüncü atlayışı pas geçerek son 2 atlayışa daha güçlü çıkmak istedim. Tüm gücümle saldırdım ama maalesef faul oldu, vücut pozisyonumu kaçırdım.” ifadelerini kullandı.
“ÖNCÜLÜK YAPMAK İSTİYORUM”
Necati Er, Türkiye’nin üç adım atlamadaki başarısının devam etmesi için kendisinden sonra gelecek genç sporculara öncülük etmek istediğini söyledi.
Ruhi Sarıalp’ten sonra tarihe geçtiğinin hatırlatılması üzerine 24 yaşındaki atlet, “Ülkemizde üç adım atlayan bütün arkadaşlarıma seslenmek istiyorum. Kendinizi geliştirebilmeniz gerekiyor. Onlara ne doğru geliyorsa onu yapmalılar. Ben, 13 metre atlarken buralara geldim. Hiç kimse benim burada yarışabileceğimi, altıncı olabileceğimi düşünmüyordu.
