ŞEYTANLAR ZİRVE YOLUNDA
(YÜCEL ÇAĞATAY YAZDI)
Altınordu sahaya “Futbol iyi taraftar ile güzel” pankartıyla çıktı.
Bana göre taraftar, taraf olduğu takımı destekleyen, yendiğinde sevinmesini bilen, yenildiğinde karşı tarafı tebrik edip, susmasını bilendir.
Futbolcu, eğer bu işten para kazanıyorsa, işini yaparken söylemlerine ve hareketlerine çok dikkat edecek, efendi futbolcu olacak.
Altınordu, hem taraftar, hem de futbolcu olarak bu değerleri fazlasıyla taşıyan örnek bir kulüp…
Yakınen tanıdığım koyu bir Altınordu taraftarı olan İbrahim İzer, içerde, dışarıda Altınordu’nun her maçına ailesi ile birlikte gider. Futbolcu ve hakem olarak yıllardır Türkiye’nin birçok şehrinde top koşturdum, maç yönettim. Ama bu sevgi bambaşka ve ben de İbrahim İzer kardeşime hep özenmişimdir.
Gelelim maça, Şeytanlar yenilmezliğini 14 maça çıkardı, puanını 35 yaptı. Her iki takımın da çoğunlukla alt yapısından yetiştirdiği genç oyuncularla mücadele ettiği maçta ortak özellik olarak oyuncular çok koştular, mücadeleden hiç kaçmadılar, rakibe çok yakın oynadılar. Altınordu rakibini 6 gol atarak çok kolay yendi. İlk yarıda 5 gol atıp işi bitiren Şeytanlar, rakiplerine olan saygıdan ötürü 2. yarıda sadece 1 gol atarak yetindi.
Şeytanların bir genel planı, stratejisi, sakinliği var. Ayrıca saha içi bir oyun planı, düzenleri, mentaliteleri var. Buna bir de rakibe olan üstünlük eklenince, maçtan önce Hüseyin Eroğlu’nun uyarılarına gerek kalmadan maç kolayca kazanıldı.
Hüseyin Eroğlu 2.yarıda Berkay, Yusuf ve Mert’i oyundan alarak haftaya oynayacakları Denizlispor maçını düşündüğünü açıkça gösterdi. Bu maç Altınordu’nun zirve mücadelesini güçlendirmek adına çok önemli.
Şeytanlara zirve yolunda başarılar dilerim.
